Biz Kadınız!
Sevdanın ağırlığı sırtımızın üstünde,
karadut lekesi eteğimizde,
derdi gibi dermanı da kendi içimizde,
bir maviliğin peşinde,
taze kekik kokan sabahlara,
aydınlık gözlerle uyanırız…
Biz kadınız!
mor renkleri; menekşe de, akşamyıldızı güzelliğinde,
ağrıyı sızıyı bir tek aşk derdi içinde,
masumluğu bir çocuğun,
bir kedinin bal gözlerinde bulur,
her düştüğü yerden inatla ayağa kalkarız…
Biz kadınız!
Ağlarız…
ağladıkça sığınırız benliğimize.
Anadolu kadının beyaz çemberinde
ümit dolu göğsünde,
tarla başında, odun ateşinde
zorlukta, darlıkta, geçimde,
ilmek ilmek emek kokan nasırlaşmış ellerde
birliğimiz, inancımız ,sevgimiz vardır.
Biz kadınız!
Kururuz…
Kurudukça ahlat ağacı gibi,
dallarımızdan doğar yeniden ışık.
Ve hep birlikte, yan yana güldüğümüzde
Tanrı çiçek açtırır,
kalbimizin en kuytu derinliklerinde.
“Biz kadınız! Yani İnsanız!”
... KADINLAR İYİ Kİ VARLAR...
8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN...
'Fırat AYKUT'