KAYBOLAN GEÇMİŞİMİZİN SİLİNEN DEĞERİ 'HOŞGÖRÜ'

Dünyada her zaman ihtiyaç duyulan konu hoşgörüdür . Hoşgörü bir anlayıştır, empati kurmadır. Fakat hoşgörü herşeyi hoşgörme değildir. Kendi değerlerine vermiş olduğu saygıyı başkalarınada vermesidir. Çağımız olumsuz davranışlar sergileyen, hoşgörüden yoksun insanlarla dolu. Peki neden hoşgörüsüz bir toplum olduk ? Sosyal medya dezanformasyonu altında ahlaki ezilmişlik...Toplum insanı , teknolojinin gelişmesiyle nomofobi olmakla beraber , tahammülsüz , aşırı hırslı , emelleri uğruna her türlü çirkinlikleri yapabilen davranışlar sergilemeye başladı . ( Doğru kullanabilenler hariç ) Birbirinin kuyusunu kazan dizi oyunları , ahlaken normal olmayan davranışları normalmiş gibi yansıtan programlar , kolay yoldan para kazanma yöntemleri ; hoşgörü , nezaket , edep gibi değerlerimizi yok etmeye , çağımız insanını benmerkezci olmaya doğru  sürüklüyor . Sevginin anlamsız gösterildiği , saygının yok sayıldığı bir toplumdan hoşgörü zaten beklenmez.    Toplum insanı , her alanda sanki kazan-kaybet stratejisi içerisinde . Aşkta , trafikte , avm de , iş yerinde , hastanede, çarşıda , pazarda  hep bir bahane ile önceliğin kendisine verilmesi , kendisinin dediği olması çabasında Kimse kimsenin ne durumda olabileceğini düşünmüyor, empati kurmuyor , anlayış göstermiyor . Hal böyle iken , insanın toplum içinde huzurla yaşaması , hareket etmesi olanaksız oluyor . Sonuç ; hoşgörüden yoksun , mutsuz, huzursuz toplum. Bize düşen , önce insan olmak sonra olgunlaşmak   Ne güzel demiş Yunus Emre, Benlik davasını bırak Muhabbetten olma ırak Sevgi ile dolsun yürek Hoşgörülü olmaya bak Anlayışlı, hoşgörülü, sevgi ve saygıyla kalın.