Gençlik en çok gençlik bittikten sonra gençken mutlu olduğunu anlar . Zaman ve Hayat şartlarının getirdiği zorlu mücadele bu kocaman yalana muhtaç bırakır . Şuan hangi gence sorarsanız sorun çoğu "mutsuzuz ,umutsuzuz" der . Neden?
Mutsuzluk,umutsuzluk insanın içini gıdıklandıran,hüzünlendiren kavramlardır . Kimsenin işine yaramıyor . Bunun farkına varan ve adına Z kuşağı denilen bu gençlik bir tür ayaklanma ya da asi olma durumu içerisindedir . Henüz gençken birşeyler yapmak,başarmak,üretmek en önemlisi mutlu bireyler olarak yaşama peşindeler. Fakat gençlerin fikirlerinin alınıp onaylanmaması,anlamaya çalışılmaması,hayallerini gerçekleştirmede her türlü zorlukların çıkarılması (eğitim-iş-iletişim vs.) zamane gençlerimizi teknolojiye ve bireyselliciliğe itmektedir. Sonra"vay efendim yeni nesil gençlik neden böyle".
Hiç hayata onların gözünden bakmayı denediniz mi?. Hiç onlara ne istiyosunuz,nasıl bir dünya istiyorsunuz diye sordunuz mu?.Hadi sordunuz diyelim, arkalarında durdunuz mu ?Yol yordam oldunuz mu?.Anlamak için mi yoksa sadece sormuş olmak için mi sordunuz?.Aldığınız cevablar ürkütmüştür belki,belkide işinize gelmemiştir. Size göre anlamsız hayaller,korkunç idealler, ya da acımasız hedeflerdir.
Gençleri anlamak,dinlemek,doğru yönde doğru adımları atmalarını sağlamak bilinçli toplumumuzun ve devletin görevidir...
Gençler anlaşılmak ister. Anne babasıyla anlaşabilen gençler ömür boyu ailesiyle güçlü bağlarını devam ettirdiği gibi ülkesinde de eğitim,iş ve yaşam standartlarında problem yaşamayan gençler vatanına milletine daha sıkı bağlarla bağlı ve topluma faydalı bireyler olarak kalır. Korkarım bu gidişle yeni nesil ülkesinden ayrılmak isteyen,milletini saymayan,toplumcu değil bireyci bakış açısıyla yaşam sürdürmeye başlayacaktır. Ve bu durumda ülkemizde birlik beraberlik ve dayanışmanın çok zayıfladığına şahit olacağız.