- Yoğun duygu barındıran aforizma ve kısa yaşamın bize verdiği bir hayat manifestosu diyen Eda
Son söz yine "Eda çiller'in :
"Hayatımı yaşıyorum'’ diye sevindiğim zamanlar da oldu, ‘hayatı mı yaşıyorum?' diye sorgulayıp üzüldüğüm de...
Yeniden başlamak için bitirmekten çekinmedim.
Bulabilmek için kaybetmekten korkmadım.
Bu yüzden hayatta ve yaşamımızda hasret kaldığımız kelimeleri de tükettikten sonra, tüm sustuklarınızı içinize atarsınız. Bu artık konuşmamak, anlatmamaktır ama anlatmamak susmaktan sayılmaz. Hiçbir şeyin değilse bile, sadece yaşanmışlık payı vardır hayatta.
Çiller,
“ Çocuklara ; sevgi, emek ve öz veri ile iyi insan olma yolunda rehberlik etmek. Onların , kişiliğini , hayata bakış açısını şekillendirmek ve üretken , çevre bilinci
yerinde bireyler olarak yetişmelerinde de Işık olmak bir öğretmenin en kutsal görevidir. “ Diyor.
Başaramazsın gibi bütün olumsuz cümlelere kulaklarımı tıkayarak çalıştım ve üniversite sınavına girdim . Okul Öncesi Öğretmenliğini çok iyi bir puanla kazandım
"Dünyanın bütün çocukları ; bir istiridye içinde bulunan keşfedilmeyi bekleyen birer incidir ." Diyen çiller
Sürekli analiz yapmayı bırak, çok düşünme.
Hayat basittir. Bütün duygular güzeldir
Yediğin zaman her lokman için şükret.
Hayat kısa; Bu senin hayatın. Rüyanı yaşa ve tutkularını giyin!..
"Eda çiller kimdir?" sorusuna cevaben diyor ki :
" Adana’nın Ceyhan İlçesinde dünyaya geldim. 2002 yılından bu yana Adana da hayatımı sürdürmekteyim .
5 kardeşiz . Ben anne babamın 3. çocuğuyum . İlkokulu Ceyhan Atatürk İlköğretim Okulunda , Ortaokulu ve Liseyi
Ceyhan Ticaret Meslek Okulunda bitirdim . Lise sonrasında , Üniversite sınavına girip , Gaziantep Üniversitesi Muhasebe ve Vergi Uygulamaları Bölümünü kazandım . Fakat gitmedim . Ticaret Lisesi ve Muhasebe bölümü çok isteyerek okuduğum bir okul ve bölüm değildi . İlgi duymadığım İçin Muhasebeyi hiç sevememiştim . İlgi alanım olan çocuklar üzerine bir mesleğim olsun istiyordum ve Öyle de oldu.
Büyük bir şans İle devletin açmış olduğu Metge proğramına dahil oldum ve İkinci Lisemi ,Ceyhan Kız Meslek Lisesi çocuk gelişimi ve eğitimi bölümünü severek isteyerek başarı İle bitirdim . Hemen sonrasında , başaramazsın vs . gibi bütün olumsuz cümlelere kulaklarımı tıkayarak çalıştım ve tekrar üniversite sınavına girdim . Hedefim olan Okul Öncesi Öğretmenliğini çok iyi bir puanla kazandım. O günün şartları ile Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesinde okumayı tercih ettim . Anadolu üniversitesi Açıköğretim fakültesinin , Okul Öncesi Öğretmenliği Lisans Proğramına iyi bir derce ile kaydımı yaptırdım . Üniversite yıllarımda hem okudum hem çalıştım. Bu zor olsa da mesleki anlamda bana fayda sağlamıştı. Daha okul bitmeden çocuklar İle iç içe sıkı sıkıya mesleğime sarıldım .
Kalbim ile yaptığım mesleğime adım atalı 17 yıl oldu. Geçen bu süre zarfında mesleğime dair bir çok mesleki gelişim proğramına ve eğitim seminerine katıldım . Ayrıca ikinci Üniversite olarak Anadolu Üniversitesi A.Ö.F Lisans Proğramı Sosyoloji Bölümünü halen okumaktayım . Bana göre ; Gelişim ve öğrenme hayat boyu süren bir evreyken , Bilgi sonsuz bir deryadır …
Çalışma hayatım sürecinde ;
Devlet Anaokulunda Ücretli Öğretmen olarak görev almışmışlığım oldu . Özel bir Anaokulunda 8 yıl süren ve Kurumsal bir Kolejde 7 yıl süren uzun soluklu çalışmalarım oldu . 1 yılda Özel Eğitim ve Rehabilitasyon merkezinde özel çocuklar İle çalıştım . Çocuklara olan sonsuz sevgim ile birlikte , mesleğime ömrüm yettikçe devam etmeyi arzu ediyorum .
Çocuklara İyi insan olma yolunda; doğruya , güzele, ilime ve bilgiye ulaşmalarında rehberlik yaparak ışık tutmak bir öğretmenin en kutsal görevidir ve bana göre “ Dünyanın bütün çocukları ; bir istiridye içinde bulunan keşfedilmeyi bekleyen birer incidir ."
Yaşama dair sevdiğim şeyler ; Yazmak, Yürüyüş yapmak , doğaya karışmak , hayatı bir fotoğraf karesinde dondurmak , bilmediğim yerleri gezip keşfetmek , çocukların berak dünyasında zaman geçirmek , mutfak aktivitesi :) …
Hayvanları da çok severim . Onlar bakışarak anlaştığımız dilsiz dostlarımızdır . Bulut adında da evcil bir muhabbet kuşum var . İnsanlar İle iletişimde olmak , yardımda bulunmak , Sosyal sorumluluk projelerinde görev almak bana neşe veriyor ve ruhumu diri tutuyor . İnsan olmanın altın anahtarı , karşılıksız iyilik ve sevgi dolu bir kalptir .
Hayata kısa bir mola verdiğimde ise tatlı yorgunluklarımı , heyecanlarımı , sevinçlerimi , zaferlerimi …En sevdiğim içecek olan vazgeçemediğim Türk Kahvesi ile paylaşmak :)
İlgi Alanlarım ;
Çocuk kitapları, Çocuk felsefesi, güzel kokulu şeyler, medikal bakımlar, aroma terapi , tasavvuf...
Ve benim için ; üretmeden , bişeylere dokunup güzelleştirmeden , iyilik yapmadan , insanlara fayda sağlamadan , gezmeden -görmeden yaşamak kıymetli zamanı boşa geçirmektir . Ziyan olmuş bir yaşamdan ibarettir . Kısacası yarım yaşamaktır ... "
Bu arada / Yazdıkları hayat ürünüdür!