Anasayfa
Yazarlar
TUĞBA ÇALIŞIR
Yazı Detayı
Bu yazı 1423+ kez okundu.
GÖRMEZDEN GELİNEN KAHRAMAN MAĞDURLAR
Ceyhanda görev yapmakta olan bir nöroloji uzmanı olarak Alzheimer hastaları ve onlara bakanlar yani görmezden gelinen kahramanlardan bahsetmek istedim.
Alzheimer hastalığı sinsi başlaması nedeni ile erken dönemde tanımlanması zor bir hastalıktır. Alzheimer demek, en sevdiğinizin hafızası olmayı gönüllü olarak üstlenmek demektir.
Topluma üretken bireyler birgün ansızın değişmeye başlar. Birden kişilikleri değişir. Herşeye şüphe ve güvensizlikle bakarlar. Duygudurumlarında değişkenlik olur. Onlara bakan yakınları ise bu dönemde kendilerini anlatmakta zorlanır, hatayı kendinde aramaya başlar ve tedirgin olurlar. Alzheimer hastaları sık sık eşyalarını saklayıp kaybettiğini söyler hatta ona bakan kişiyi hırsızlıkla suçlayabilir. Daha önce sevecen gözlerle bakan hasta nefretle bakar hale gelebilir. Tabi artık hasta yakını ise bu duruma şaşırır hale gelip psikolojisi bozulmaya başlamıştır bile. İlerleyen dönemlerde gecelerde kabusa dönüşmeye başlar. Uyumayıp sürekli konuşup bağıran birini hayal edebiliyo musunuz evinizde hemde siz tam da tatlı bir uykuya dalmışken. Gece dinlenemeyen hasta yakını gündüz hastalıgın ilerlediği dönemde gündüz mesaisine de devam etmek zorundadır artık. Hasta altını kirletmekte yemeğini kendi yiyememekte özbakımını yapamamaktadır bu dönemde. Hasta yakını dışarıda gelir getiren bir işi mesleğini bırakmak zorunda kalacktır . Hımm sadece iş değil ben mecbur kalıp eşinden boşanan hasta yakınlarına şahit oldum.
Demek istediğim sonuç olarak toplum olarak kurum olarak belediyeler olarak bu insanları sorunlarıyla yalnız başına bırakmayalım. Tükenmiş hasta yakınlarına psikolojik destek veren sorunlarına ortak olan desteği hepbirlikte sağlayalım. Biraz empati yeterli.
Ekleme
Tarihi: 25 Ağustos 2020 - Salı
GÖRMEZDEN GELİNEN KAHRAMAN MAĞDURLAR
Ceyhanda görev yapmakta olan bir nöroloji uzmanı olarak Alzheimer hastaları ve onlara bakanlar yani görmezden gelinen kahramanlardan bahsetmek istedim.
Alzheimer hastalığı sinsi başlaması nedeni ile erken dönemde tanımlanması zor bir hastalıktır. Alzheimer demek, en sevdiğinizin hafızası olmayı gönüllü olarak üstlenmek demektir.
Topluma üretken bireyler birgün ansızın değişmeye başlar. Birden kişilikleri değişir. Herşeye şüphe ve güvensizlikle bakarlar. Duygudurumlarında değişkenlik olur. Onlara bakan yakınları ise bu dönemde kendilerini anlatmakta zorlanır, hatayı kendinde aramaya başlar ve tedirgin olurlar. Alzheimer hastaları sık sık eşyalarını saklayıp kaybettiğini söyler hatta ona bakan kişiyi hırsızlıkla suçlayabilir. Daha önce sevecen gözlerle bakan hasta nefretle bakar hale gelebilir. Tabi artık hasta yakını ise bu duruma şaşırır hale gelip psikolojisi bozulmaya başlamıştır bile. İlerleyen dönemlerde gecelerde kabusa dönüşmeye başlar. Uyumayıp sürekli konuşup bağıran birini hayal edebiliyo musunuz evinizde hemde siz tam da tatlı bir uykuya dalmışken. Gece dinlenemeyen hasta yakını gündüz hastalıgın ilerlediği dönemde gündüz mesaisine de devam etmek zorundadır artık. Hasta altını kirletmekte yemeğini kendi yiyememekte özbakımını yapamamaktadır bu dönemde. Hasta yakını dışarıda gelir getiren bir işi mesleğini bırakmak zorunda kalacktır . Hımm sadece iş değil ben mecbur kalıp eşinden boşanan hasta yakınlarına şahit oldum.
Demek istediğim sonuç olarak toplum olarak kurum olarak belediyeler olarak bu insanları sorunlarıyla yalnız başına bırakmayalım. Tükenmiş hasta yakınlarına psikolojik destek veren sorunlarına ortak olan desteği hepbirlikte sağlayalım. Biraz empati yeterli.
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.